Latince adı Portus Theodosiacus, I. Theodosius tarafından yapılmış olan bir ticari limandır. Suriçinde Bizans dönemi yegane deresi olan Lykos Deresi (Bayrampaşa Deresi) ağzında kurulmuştur. (1)
Mısır’dan gelen gemiler 41 yılına kadar yüklerini bu limana boşaltmaktaydı. 641 yılında Mısır’ın Arapların eline geçmesiyle beraber buraya yük akışı durmuş ve liman önemini kaybetmiştir.
2004 yılında Marmaray projesi kapsamında başlanan kazılarda Marmaray’da devam eden kazılarda 33 gemi, liman, sur, tünel ve kral mezarı bulundu. İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürü, Marmaray Kazı Başkanı İsmail Karamut, ortaya çıkan İstanbul’un yeni tarihini “İstanbul Kültür Turizm 2008 Değerlendirmesi” adlı kitapta anlattı.
Karamut, Marmaray projesi olmasaydı Yenikapı, Sirkeci ve Üsküdar’da ortaya çıkartılan taşınmaz kültür varlıkları, özellikle Bizans dönemi Theodosius Limanı ile bu limanda çamurun yuttuğu ve bu sayede günümüze sağlam ulaşmış batık gemiler hakkında bilgi sahibi olunamayacağını vurguladı.
Marmaray Kazı Başkanı, şunları ifade etti:
“Roma İmparatoru Büyük Konstantin’in kurduğu yeni Başkent Konstantinapolis’in gelişip büyümesinde, gemilerle yapılan ticaret dolayısıyla limanlara büyük iş düşüyordu. Bu gereksinimi gören 1. Theodosius (379-395), kendi adıyla anılan bu limanı yaptırmıştır. Kentin artan tahıl ve diğer gereksinimlerini karşılamak amacıyla kurulan liman, 7. yüzyıla kadar aktif konumunu sürdürmüş, daha sonra önemini yitirerek limana akan Bayrampaşa (Lykds) Deresi’nin taşıdığı mil, artık ve molozlarla dolmaya başlamıştır. Liman, ufak gemi ve balıkçı teknelerinin uğrak yeri olarak 11. yüzyıl sonlarına kadar bir süre daha kullanılmış, olasılıkla 13. yüzyılda tamamen dolarak üstü kapanmıştır.”
İsmail Karamut, Yenikapı’da toplam 32 bin metrekarelik bir alanda kazı yaptıklarını ve ilk olarak geç Osmanlı dönemine ait seramik parçaları içeren tabakalar bulduklarını ifade ederek, “Mimari buluntular, kuru duvar tekniğinde yapılmıştı. Buluntuların özelliklerine dayanarak, bu alanın 19. yüzyıl sonlarında ilaç yapımında kullanıldığı ve eczacılıkla ilgili işlikler olabileceği sonucuna vardık. Buluntular arasında, içi civa dolu bir cam şişeyle üzerinde lağman betimi bir şişe kapağı vardı. Koruma Bölge Kurulu, bu alanın yerinde korunmasına karar verdi” bilgisini verdi.
Alanın doğu bölümünde -1,10 metre kodunda ortaya çıkan çok miktarda işlenmiş ahşap buluntu ve kalın halat parçalarının çalışmaların genişletilmesine neden olduğunu vurgulayan Karamut, şöyle devam etti:
“Çalışmanın sonunda Theodosius Limanı’nda 11. yüzyıl amforalarıyla yüklü bir tekne bulundu. Teknenin yüküyle birlikte battığı, sonra limanın dolması sonucu toprak altında kaldığı anlaşıldı. Karşımıza çıkan buluntular, yapılan kazının ne denli önemli olduğunu, İstanbul arkeolojisi ve özellikle Bizans tarihi için çok önemli sonuçlar elde edeceğimizin habercisi oldu. Gerçek uzunluğu 10-12 metre arasında, güvertesiz ve tek direkli olan teknenin, olasılıkla Marmara Bölgesi’nde inşa edildiği belirlendi. Teknenin, fırtına ya da benzer sebeplerle batmış olduğu düşünülmektedir.”
İsmail Karamut, kazılarda şimdiye kadar 33 tane farklı büyüklükte ticari gemi, ufak balıkçı tekneleri ve uzun kürekli gemiler bulunduğunu bildirdi. Teknelerin, yaklaşık 5 yıl sürecek özel konservasyondan sonra yeniden kurulabileceğini ve sergilemeye hazır hale geleceğini dile getiren Karamut, batıkların proje alanında sergilenmesi için Marmaray ve metro istasyonları için tasarlanan müze projesi çalışmalarına başlandığını hatırlattı.
Bizans’ı Bizans yapan gücün, deniz filosu olduğuna işaret eden Karamut, uzmanların incelemeleri sonucunda, Bizans filosu gemileriyle Orta Çağ’da gemi yapımı teknikleri konusunda eşsiz bilgiler elde edileceğini belirtti.
“Diğer önemli kalıntı ise İ.S 4. yüzyıla tarihlendirilen ‘potern/tünel’ olması muhtemel kalıntıdır. Yaklaşık 11 metrelik bölümünü görebildiğimiz bu tonozlu tuğla yapının içinde bol miktarda kandil bulunmuştur. Bölgede planı anlaşılabilen diğer mimari kalıntıların işlikler olduğu düşünülmektedir. 100 Ada’da mendirek ve rıhtım taşlarına ait kalıntılar vardır. Rıhtım taşlarının hemen önünde, 43 metre boyunca birbirine paralel olarak iki sıra halinde uzanan ahşap kazıklar, olasılıkla rıhtımın uzantısı olarak kullanılan bir iskeleye aittir. Bütün bunları bir bütün olarak değerlendirdiğimizde, 100 Ada’nın, limanın kara bölümünde kaldığı anlaşılmaktadır. Yapılış tekniğinden ötürü 11. yüzyıla tarihlediğimiz hipoje (kral mezarı) kalıntısıyla yapımında Bizans damgalı tuğlalar kullanılmış olan 2. Theodosius dönemi sur kalıntıları, kıyıda bulunduğumuzu gösteren diğer önemli kanıtlardır.” (2)
Foto:Bizansconstantin
Yedi yıllık tarihi kazının kimlik kartı
Yenikapı Marmaray – Metro arkeoloji kazıları 2004 yılında başladı.
Yedi yıldır süren kazılarda kazı envanterine alınmış eser sayısı yaklaşık 40 bin. Etüde alınmış eser sayısı yaklaşık 150 bin.
Bugüne kadar kazılardan yaklaşık 1 milyon kasa çanak-çömlek çıktı. Bunların çok büyük bir bölümü tasnif edildi.
Kazıda 5. ve 11. yy’ler arasında muhtelif zamanlarda batmış 35 adet batık tespit edildi. bunlardan 30 adedi yelkenli yük gemileriyken 5 tanesi kürekle çekilen ince uzun kadırgalar. Karada bulunmuş batık açısından dünya üzerinde Yenikapı kazıları en çok batık çıkan kazı olma özelliği taşıyor.
Kazı alanında halen 45 arkeolog, mimar, sanat tarihçisiyle 265 işçi harıl harıl çalışıyor.
Dünyada yedi yıl aralıksız süren başka bir bilimsel kazı yok. Bilimsel kazılar yılda en fazla iki ay kazı alanında çalışma yapılırken, Yenikapı’da aralıksız sürüyor.
Kazı alanında Geç Osmanlı döneminden başlayarak, erken Osmanlı, Bizans, Roma, klasik ve arkeik dönem arkeoloji katmanlarının her evresinden veriler elde edildi.
‘Arkeopark’ için düğmeye basıldı
Büyükşehir Belediyesi kazı alanında bir arkeopark yapılması için de düğmeye bastı. Açıklamada ‘‘8500 yıl öncesine ait liman ve gemileri gün ışığına çıkaran arkeolojik bulguları sergilemek üzere Yenikapı Transfer Merkezi bünyesinde bir de arkeopark projesini hayata geçiriyoruz. Günde 1.5 milyon insanın seyahat edeceği önemli bir merkez olacak Yenikapı Transfer Merkezi ve Arkeopark Alanı’nı uluslararası mimarların yaptığı bir projeyle uygulamayı planlıyoruz” denildi.(3)
Kaynakça: 1- Bayrampasa (Lykos) Deresi Havzası ve Ağzındaki Yenikapı (Theodosius Limanı) Limanı Kıyı Alanındaki (Marmara Denizi) Değisim Süreçleri
2- Ntvmsnbc
3- Radikal Gazetesi
Theodosius Limanı’nın kazı yapıldığı alanların Langa Bostanları olarak kullanıldığını gösteren harita
Theodosius Limanı kazılarından çıkartılan eserlerden örnekler
Günümüzde kazı alanını gösteren harita
Langa Bostanlarının oluştuğu şimdiki kazı alanını gösteren harita (pervititch)
Reblogged this on Ömer Kutay (Wildowl).
tüm beğenileriniz için çok teşekkür ederim.
[…] Kaynak: Theodosius Limanı-Portus Theodosiacus […]